Ekonomi
27 Mayıs 2019 13:53 Son Güncelleme: 27 Mayıs 2019 14:15

Yoksulluk sınırı 6 bin 918 lira!

Türk-İş'in Mayıs ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre, dört kişilik ailenin açlık sınırı 2 bin 124 liraya yükselerek mevcut net asgari ücreti geçerken, yoksulluk sınırı 6 bin 918 liraya yükseldi.

Yoksulluk sınırı 6 bin 918 lira!

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Mayıs ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre, dört kişilik ailenin açlık sınırı 2 bin 124 liraya yükselerek mevcut net asgari ücreti geçerken, yoksulluk sınırı 6 bin 918 liraya yükseldi. 

Araştırmanın sonuçlarından satır başları şöyle: 

Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 2 bin 124 lira.

Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 6 bin 918 lira.

Evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın "yaşama maliyeti" aylık 2 bin 625 lira olarak hesaplandı.

‘İNSAN ONURUNA YARAŞIR BİR YAŞAMI SÜRDÜREBİLME İMKANI, ÇOĞU ÜCRETLİ ÇALIŞAN İÇİN MÜMKÜN DEĞİL’

Açıklamada şu değerlendirmeler yapıldı:

Ülkede yaşanmakta olan yüksek fiyat artışlarının olumsuz sonucu çalışanların geçim koşullarının bozulmasında kendini göstermektedir. Özellikle ücretli çalışanların ve emeklilerinin, düşük gelirlilerin harcamaları içinde önemli ağırlığı olan gıda fiyatlarındaki artış hesaplanan tüketici enflasyonun üzerinde gelişme gösteriyor. İktisaden dar ve sabit gelirli kesimlerin karşı karşıya kaldığı geçim şartları, yerel seçimler sonrası süren seçim tartışmalarının gölgesinde kaldı. Dört kişilik bir ailenin sadece gıda için yapması gereken zorunlu harcama tutarı yılın ilk beş ayı sonunda 183 lira arttı ve yürürlükteki asgari ücretin gerisinde kaldı. Aynı şekilde bir çalışanın sadece kendisi için yapması gereken harcama tutarını karşılayabilmesi için net asgari ücretin aylık 632 lira artması gerekiyor.
Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) kuruluşunun yüz yıla ulaştığı günümüzde, insan onuruna yaraşır bir yaşamı sürdürebilme imkanı çoğu ücretli çalışan için mümkün olmadı. İşçinin kendisi ve ailesinin için yetecek bir ücreti elde etmesi, uygulanan ekonomik ve sosyal politikalarla sağlanamadı.