Gündem
28 Haz 2014 16:55 Son Güncelleme: 10 Oca 2019 01:22

Mustafa Koç da yapıyor: İş dünyasının yeni gözdesi

Türk iş dünyası küçük yelkenli ‘dingi’yi keşfetti. Arabanın üzerinde kıyıya kadar götürülebilen teknenin fiyatı 8 bin lira civarında.

Mustafa Koç da yapıyor: İş dünyasının yeni gözdesi
Türk iş dünyası küçük yelkenli ‘dingi’yi keşfetti. Arabanın üzerinde kıyıya kadar götürülebilen teknenin fiyatı 8 bin lira civarında. Dingi’yi marinaya bağlamak da şart değil!

2.5 metreden 6 metreye kadar değişen boylardaki dingi teknelere 4 kişi rahat sığıyor. Teknelerin fiyatları boylarına göre değişse de ortalama 8 bin TL civarına satın alınabiliyor.

Son yıllarda hafta sonlarında Boğaz’da seyreden yelkenli sayısının arttığı dikkat çekiyor. Şirketler özellikle motivasyon aktivitelerinde yelken yarışlarına yer açıyor.

Borusan, Coca - Cola, Tüpraş, Avea, Çimsa, Koç Holding gibi dev şirketler yelken aktivitelerine önem veren grupların başında.

Koç Topluluğu Spor Şenlikleri Yelken Yarışlarını da düzenleyen, Ana Yelken’in kurucu ortağı Fatih Özmen, Türk şirketlerinin son dönemlerde temel yelkencilik eğitim taleplerinde bir patlama olduğunu söylüyor.

Özmen’e göre bu taleplerin arkasında farklı dinamikler var. Bazı şirketler çalışanlarını motivasyon etmek istiyor. Bazıları ada gezileri, yemekli aktivite şeklinde organizasyon düzenliyor. Bazı şirketler ise ileri eğitim ve yarışçılık eğitimleri aldırıp akabinde yat yarışlarına katılıyorlar.

2003 ve 2005 yıllarında Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü sporda üstün başarı ödülünü Başbakan Tayyip Erdoğan’ın elinden alan Fatih Özmen, aynı yıllarda yılın antrenörü de seçildi. Yelken olimpik milli takımının antrenörü, yelken de sporcu olarak yüzün üzerinde milliliği var. 2000 - 2008 arasında, Türk olimpiyat Milli Takımı’nın antrenörlüğünü yaptı.
Şu ana kadar 3 bine yakın şirket çalışanına yelken yapmayı öğreten Özmen’in bir hatırlatması var: “Yelken artık mutlu azınlığın aktivitesi değil!”

Özmen’e göre artık yelkene ulaşmanın zor olmadığı anlaşıldı. Eskiden ‘ulaşılmaz’ olan eğitim programları şimdi uygun fiyatlarda. Kaldı ki motoryatlardan farklı olarak rüzgâr kullanıldığı için yelkenli teknelerin seyir maliyeti çok düşük.

Karada yapılacak çok şey kalmadığını söyleyen Özmen sözlerini şöyle açıyor:

“İnsanlar yelkenin bir yaşam şekli olduğunu fark etti. Trafikte bir yerden bir yere gitmekte zorlanıyorlar. Marina ve yelken, şehir yaşamının içinde adeta tatil köyü gibi yaşam fırsatı sunuyor.”

Marinada değil, garajda

Özmen’e göre dört tarafı denizlerle çevrili ülkemizde yelkenciliğin gelişmemesinde temel paradoks ise şuradan kaynaklanıyor: “İnsanlar daha başlangıç aşamasında hata yapıyor. Temel eğitimini alınca gidip 12 metre boyunda, 150 bin euro’luk büyük yelkenli alıyor. Çevresindekiler, ‘ben bu tekneyi alamam’ diye uzak duruyor. Oysa gelişmiş ülkelere baktığınızda dingi tekneler dediğimiz boyları 2.5 metreden başlayıp, 6 metreye çıkan yelkenlileri görürsünüz. Fiyatları da 8 bin TL civarında.

İngiltere’de deniz kenarında oturan herkesin garajında bir dingisi vardır. Bunlar hem çok düşük maliyetli, hem de fazla yer tutmaz. Daha da güzeli marina parası ödemezsiniz. Arabanızın üstüne koyup istediğiniz kumsalda atıp, yelken yapıp, sonra yine garajınıza koyabilirsiniz.”

Mustafa Koç da yapıyor

Son yıllarda bizde de dingi kullanan sayısının arttığına dikkat çeken Özmen, “Yelkencilikte süreç dingi yelkenciliğine doğru kayacak. İş dünyasının öncü ismi Mustafa Koç dahi dingi yelkenciliği yapıyor. Motoryatında tuttuğu dingi teknesiyle çok keyifli yelken yapıyor. Dingi yelkenciliği gelişirse denizlerimiz hayatın içine daha çok girer” diyor.

2 haftalık kamp bedeli 5.200 TL

Yelken bilincinin artmasının çocuklara yönelik talebi de artırdığına dikkat çeken Fatih Özmen sözlerini şöyle açıyor:

“İstanbul Yelken Kulübü’nün bütün eğitim faaliyetlerini biz veriyoruz. Her yıl 300 çocuk katılıyor. Türk yelkenciliğinde, Türk olimpiyat takımlarının büyük bir çoğunluğu bizim yaz okullarımızda yetişen çocuklardan oluşuyor.

Mesela TED öğrencisi Doğa Arıbaş 2008’de yaz okulumuzda yelkene başladı. 2012 yılında 35 ülkeden 220 katılımcının katıldığı Avrupa Şampiyonası’nda Avrupa Şampiyonu oldu. Bu kadar limitli bir zamanda bunu ancak çok iyi bir eğitim programıyla yapabilirsiniz.
Maalesef yelken kampları da çok zengin insanların çocuklarını gönderdiği yerler olarak görülüyor. Oysa sanılanın aksine öyle pahalı değil. Datça Perili Bay plajında 2 haftalık yelken kampımızın maliyeti 5.200 TL.”

Songül Hatısaru/Milliyet