Konut Haberleri
25 Tem 2019 11:56 Son Güncelleme: 25 Tem 2019 12:01

Konut sektörü yılın ikinci yarısından umutlu

İnşaat sektöründe sıfır konut satışlarında, bu yılın ilk yarısında seçimler ve döviz gibi nedenlerle geçen yıllara göre yaşanan düşüşün, yılın ikinci yarısında düzelmesi bekleniyor. Sektör temsilcileri, sıfır konut satışlarında yılın ilk yarısına göre, ikinci yarısının daha iyi olacağını söyledi.

Konut sektörü yılın ikinci yarısından umutlu

Bu yılın ilk 6 aylık döneminde döviz kurlarındaki artış, 31 Mart yerel seçimleri ve 23 Haziran'da tekrarlanan İstanbul seçimleri nedeniyle konut satışı geçen yıllara göre düşüş gösterdi. Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) verilerine göre; Türkiye genelinde konut satışları, 2019 Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 48.6, ipotekli konut satışları yüzde 84.6, ilk defa satılan konut sayısı yüzde 59.2, ikinci el konut satışları ise yüzde 38.9 azaldı. 

ÖNEMLİ OLAN SIFIR KONUT SATIŞI

Konut satışlarındaki düşüşle ilgili değerlendirmede bulunan Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği(GYODER) ve İstanbul İnşaatçılar Derneği(İNDER) üyesi Helmann Consturaction firması Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün, ikinci el olarak adlandırılan 5-10-20 yıllık konutların el değiştirmesinin sektöre faydası olmadığını belirtti. Selman Özgün, “Önemli olan sıfır konutların el değiştirmesi. Biz buna ilk satışlar diyoruz. Bu ilk satışların sayısının fazlalığı önemli, özellikle ilk satışlara baktığımızda haziran ayında 23 bin, geçen yıl haziran ayında ise 57 bin adet satış var. Sıfır konut satışında yüzde 59 azalma gerçekleşti. Sadece haziran değil, öncesindeki aylarda da düşüş var" dedi.

KREDİLİ EV ALIMI AZALDI

Sıfır konut satışındaki düşüşün sebeplerini sıralayan Özgün, bankalardaki ipotekli satışlar, faiz şartları gibi hem faiz hem de banka kredisi kullandırılmasındaki şartların ağırlaştırılmasının önemli etken olduğunu vurguladı. Ayrıca yılbaşından 23 Haziran'a kadar devam eden seçim süreci, döviz kurlarındaki artışın da nedenler arasında olduğunu kaydeden Özgün, “Haziran ayında ipotekli satışlar yüzde 85 azalmış, yani insanların kredili ev alımının yaklaşık yüzde 85 azaldığını gösteriyor. Haziran ayı için Ramazan Bayramı tatili ve İstanbul seçimi de etkileyici oldu" diye konuştu.

SIFIR KONUTUN MALİYETİ İKİNCİ ELE GÖRE YÜKSEK

Sıfır konut satışında en önemli etkenlerden birinin de döviz kurlarına bağlı maliyetlerdeki ciddi düzeydeki artışlar olduğuna dikkat çeken Özgün, “Geçen yıllardaki birinci konut satış maliyetleri şu an çok üstünde. Geçen yıl 100 ise bu yıl 200-250 diyebiliriz. Zaten bekleyen bir konut stoğu da var, bir de ikinci el piyasasındaki satışlar var. Asıl sorun oradan kaynaklanıyor. Sıfır konutta maliyet 100 lira iken, ikinci eldeki maliyet 50-60 lira. Doğal olarak onlar daha düşük fiyata satmaya razı. Sıfır konutların satışını bu etkiliyor, çünkü maliyetler çok yüksek. Zararına satmak istemiyor kimse" dedi. 

'HAREKETLİLİK ARTAR'

Artık hem 31 Mart, hem 23 Haziran seçimlerinin geride kaldığını, döviz kurları açısından da yılın ilk yarısındaki sürece göre risklerin düşük olduğuna değinen Özgün, “Belirsizlik seçim öncesine göre daha düşük. Yılın ikinci yarısında sıfır konut satış hareketliliğinin ilk yarısına göre çok daha iyi olacağını düşünüyoruz. Vatandaşta az da olsa 'acaba' soruları olsa da yine de seçim öncesine göre daha iyi olacaktır. Ayrıca yeni bir af, vergi indirimi gibi beklentiler de var" dedi.

YABANCININ ALIM GÜCÜ VE VATANDAŞLIK ETKİSİ

Yabancıya konut satışlarındaki yüzde 30.5 yükselişi ise döviz kurlarındaki artışın alım gücünü artırmasına bağlayan Özgün, “Ama en büyük sebeplerden biri de 250 bin dolar karşılığındaki yatırımlarda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı veriliyor olması. Ayrıca değerleme raporuyla da devletin garanti alıcı tedbiri de çok etkili olmuştur. Bir de yatırımı 250 bin doların altında kalsa dahi oturum veriyor. Oturum imkanları da ileride bir fırsat oluşturabilir düşüncesiyle yatırımı teşvik ediyor" şeklinde konuştu.

YURTDIŞINDAKİ POTANSİYEL KULLANILAMIYOR

Sektörün beklentileriyle ilgili de bilgi veren Özgün, gayrimenkul firmalarının ihracatçı sınıfına alınmasının çok önemli olduğunu söyledi. Özgün, “Vergi avantajlarıyla ilgili çalışmalar yapılmalı. Gayrimenkul firmalarının en büyük eksiği, artık iç pazar yerine dünyada ne oluyor, fuarlar, en çok satış yapılan ülkeler nereler ve buralarla ilgilenen acenteler kimler, buralarda neler yapabiliriz. Onlara yönelik projelere ağırlık verilirse o zaman daha çok başarı sağlanacaktır. Çünkü yurtdışı pazarında ciddi potansiyel var. Ben dışarıdaki potansiyelin çok iyi kullanılamadığı kanısındayım" dedi.