Ekonomi
17 Ağu 2015 09:04 Son Güncelleme: 10 Oca 2019 03:06

Etten sonra şimdi de sütte kriz kapıda!

TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, artan maliyetlere rağmen bir yılı aşkın süredir fiyatı artmayan çiğ süt piyasasına müdahale edilmemesi durumunda istihdamdan kırmızı et pazarına kadar pek çok alanda kriz yaşanacağını söyledi

Etten sonra şimdi de sütte kriz kapıda!
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar; "Çiğ süt fiyatları 2014 Temmuz ayından bu yana 1 lira 15 kuruş. Et ve Süt Kurumu'nu piyasaya müdahale etmeye davet ediyorum. Aksi takdirde sektörü bir felaket bekliyor. Süt hayvanları kesime giderse, sektörde yıkım olur. Sektör çökerse, ette bugünkü fiyatları ararız" dedi.

Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, çiğ süt fiyatlarının 2014 Temmuz'den bu yana değişmediğini, bir yıllık süreçte perakende süt, peynir, yoğurt gibi ürün, fabrika yemi, yonca gibi girdi fiyatları artarken, tüketici enflasyonu yüzde 6,81 iken, çiğ süt fiyatlarının artmamasının üreticiyi zor durumda bıraktığını kaydetti.

Şemsi Bayraktar; "Bu ortamda çiğ süt fiyatları artmazsa, üretici üretimini sürdüremez. Ulusal Süt Konseyi'nde belirlenen çiğ süt tavsiye fiyatı, Temmuz 2014 tarihinden bu yana litrede 1 lira 15 kuruş. Üstelik birçok ilde de fiyat 1 lira 15 kuruşun altında satılıyor. Her şeyin fiyatı artıyor. Çiğ süt fiyatı artmıyor. Üreticinin maliyeti sürekli yükseliyor. Süt üreticimizin kar marjı kalmadı. Üretici gelir sağlayamazsa, emeğinin karşılığını alamazsa, zararına üretim yapamaz.

En son 24 Haziran 2015 tarihinde yapılan toplantıda, 20 kuruşluk zam talebimiz kabul edilmedi. Süt sanayicileri, önümüzdeki süreç için de fiyatın aynı kalması gerektiğini ifade ettiler. Sanayiciler, 'stoklarımız dolu, ihracat yapamıyoruz, ürün satamıyoruz' dediler. Taraflar anlaşamadan masadan kalktı. Daha sonra 29 Temmuz'daki toplantıda, Eylül ayına kadar fiyatın 1 lira 15 kuruştan devam etmesi kararı alındı ve ilan edildi."

Bayraktar; "Üreticimiz mağdur. Biz bugünleri düşünerek, sütte bir müdahale kurumu kurulmasını istemiştik. Sonuçta, ısrarla, her platformda savunduğumuz taleplerimize olumlu yanıt verildi ve Et ve Balık Kurumu bir müdahale kurumuna dönüştürülerek Et ve Süt Kurumu kuruldu. Hükümetten talebimiz üzerine kurulan ESK, bugünler için lazım. Üretici, ürününü bir yılı aşkın bir süredir aynı fiyata satıyor. Sanayici, 'stoklarım dolu, ihracat yapamıyorum, ürün satamıyorum' diyor ve çiğ süt fiyatının artmasına karşı çıkıyor. Et ve Süt Kurumu piyasayı düzenlemeli, ürün fazlaysa süt satın almalı" dedi.

Piyasanın, fabrikalarına fabrika katan, zincirlerine yeni halkalar eklemek isteyen üç-beş tüccarın elinde oyuncak olmaması gerektiğini söyleyen Bayraktar; "Süt ürünleri ve girdi fiyatları artarken, enflasyon yüzde 6,81 iken, çiğ süt fiyatları artmazsa, üretici üretimini sürdüremez. Geçmişte yaşadık. 2008 yılında süt inekleri kasaba gitti. Daha sonra et sıkıntısı yaşandı ve 3 milyar doların üzerinde döviz harcamak zorunda kaldık" dedi.

Üretimi artırmak için verilen milyarlarca liralık desteklerin boşa gitmemesi, 2010 yılında yaşanan et krizinin tekrar yaşanmaması için çiğ süt fiyatlarının acilen artırılmasını isteyen TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar; "Sütte hayvancılık krizin eşiğinde. Süt fiyatları artmazsa, sütte istikrar sağlanmazsa, tüketicimiz ucuz et yiyemez. Eğer fiyatlar artmazsa ne yazık ki hayvanlar kasaba gidecek, yeni bir kriz kaçınılmaz olacaktır. 2010 yılında ithal edecek hayvan bulabildik. Artık dünyada yeterli ve uygun fiyata hayvan bulmak da zor" uyarısında bulundu.

Geişmiş ülkelerdeki gibi devletin üreticiye pozitif ayrımcılık yapması gerektiğini savunan Bayraktar; "Bizde üretici ürününün fiyatını belirleyemiyor. Süt üreticileri piyasanın acımasız çarklarına mahkum edilmemeli. Süt üreticisi korunmazsa, istihdam sekteye uğrar. Şehirlere göç önlenemez. Özellikle büyükbaş hayvancılığın ayakta kalabilmesi, kırmızı et üretiminde sıkıntı yaşanmaması, ancak sütün istikrarlı, yeterli ve güvenceli bir pazara sahip olmasıyla mümkündür. Söz konusu şartlara haiz bir pazarın oluşması ise ancak istikrarlı bir tüketim ve buna bağlı bir üretimle sağlanabilir" dedi.

Şemsi Bayraktar, sütün tüketiciye ulaşması ile ilgili şu bilgileri verdi; "Temmuz ayı itibarıyla üretici sütünü 1 lira 15 kuruşa satarken, ortalama tüketici fiyatının 3 lira 35 kuruş olduğunu belirten Bayraktar, "Üreticinin 1 lira 15 kuruşa sattığı süt, tüketiciye ortalama 2,9 katı fiyata ulaşıyor. Üretici süt fiyatı, 2014 Temmuz-2015 Temmuz arasında hiç artmadı ve 1 lira 15 kuruşta sabit kaldı. Perakende süt fiyatı yüzde 9,5 artışla 3 lira 6 kuruştan, 3 lira 35 kuruşa çıktı."
CHA