Ekonomi
18 Nis 2015 18:38
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 02:35
Et, işçinin yemeğinden çıktı
Spekülasyonla fiyatları tavan yapan et, dar gelirlinin öğününden çıktı. Şirketler artan maliyete katlanmamak için tabldot mönüsünden eti çıkarıp yerine sebzeyi ekledi
Son dönemdeki spekülatif fiyat artışlarıyla dar gelirlinin
sofrasına veda eden kırmızı et artık işçinin tabldotunda da yok.
Artan gıda fiyatları yüzünden zamlanan yemek maliyetine katlanmak
istemeyen şirketler tabldotta kırmızı etli yemek yerine fiyatı daha
ucuz olan sebzeli mönüleri tercih ediyor.
Türkiye Yemek Sanayicileri Federasyonu Başkanı Hüseyin Bozdağ, normal enflasyonun 5-6 puan üzerinde seyreden kazan enflasyonunun şirketlerle catering firmaları arasında ciddi sorun yarattığını söyledi. "Sözleşmeler enflasyon artışına göre düzenleniyor. Ancak gıda fiyatları enflasyonun üzerinde seyrettiği için fiyatlara zam yapmak istediğimizde birçok kurumdan ciddi tepki alıyoruz. Çoğu catering firması kapısına kilit vurmak üzere" diyen Bozdağ, firmaların ayakta kalabilmek için zarar etseler dahi sözleşmelerini devam ettirdiklerini dile getirdi. Bozdağ, "Zam yapmak istediğimizde çoğu firmayla sözleşme fesihleri yaşıyoruz. Zam artışının nedenlerini uzun uzun anlatıyoruz ama ikna olanların oranı yüzde 50-60. Açığımızı özel sektörle kapatmaya çalışıyoruz. Müşteri kaybetmek istemeyenler ise zararına anlaşma imzalıyorlar. Ayşe Teyze evinde yaptığı yemeğe et koymasa da olur ama biz etli yemek yapmak zorundayız" diye konuştu.
Zamma yanaşmayan firmalara et yemekli mönü yerine sebze yemekli olanları önerdiklerinin altını çizen Hüseyin Bozdağ, "Çoğu firma sebze yemeği ya da tavuk alternatifini kabul etti. İşçinin öğününden et çıkmış oldu" dedi. Orta ve üst gelir grubuna hitap eden restoranların ise serbest piyasa avantajını kullanıp fiyatları yüzde 20-30 oranında artırdıklarını dile getiren Bozdağ, "Restoranlarda bir tabak 40 lira. Müşteri 40 lira verdiği tabak 50 lira olunca çok sarsılmadığı için tepki de göstermiyor. Fiyatlarını yüzde 10-15 oranında artıranlar ise etten kısıyor" dedi.
Günaydın et ve döner restoranlarının sahibi Cüneyt Asan ise, fiyatlara yüzde 15 oranında zam yaptıklarını ancak bunun müşteri ziyaretlerine olumsuz yansımadığını söyledi. Özellikle İstanbul gibi büyükşehirlerin bu tip fiyat artışlarını tolere edebildiklerini kaydeden Asan, "Üstünde fiyat artışları olursa da mönüye yansıtmadan sineye çekmeye çalışıyoruz" dedi.
Türkiye Yemek Sanayicileri Federasyonu Başkanı Hüseyin Bozdağ, normal enflasyonun 5-6 puan üzerinde seyreden kazan enflasyonunun şirketlerle catering firmaları arasında ciddi sorun yarattığını söyledi. "Sözleşmeler enflasyon artışına göre düzenleniyor. Ancak gıda fiyatları enflasyonun üzerinde seyrettiği için fiyatlara zam yapmak istediğimizde birçok kurumdan ciddi tepki alıyoruz. Çoğu catering firması kapısına kilit vurmak üzere" diyen Bozdağ, firmaların ayakta kalabilmek için zarar etseler dahi sözleşmelerini devam ettirdiklerini dile getirdi. Bozdağ, "Zam yapmak istediğimizde çoğu firmayla sözleşme fesihleri yaşıyoruz. Zam artışının nedenlerini uzun uzun anlatıyoruz ama ikna olanların oranı yüzde 50-60. Açığımızı özel sektörle kapatmaya çalışıyoruz. Müşteri kaybetmek istemeyenler ise zararına anlaşma imzalıyorlar. Ayşe Teyze evinde yaptığı yemeğe et koymasa da olur ama biz etli yemek yapmak zorundayız" diye konuştu.
Zamma yanaşmayan firmalara et yemekli mönü yerine sebze yemekli olanları önerdiklerinin altını çizen Hüseyin Bozdağ, "Çoğu firma sebze yemeği ya da tavuk alternatifini kabul etti. İşçinin öğününden et çıkmış oldu" dedi. Orta ve üst gelir grubuna hitap eden restoranların ise serbest piyasa avantajını kullanıp fiyatları yüzde 20-30 oranında artırdıklarını dile getiren Bozdağ, "Restoranlarda bir tabak 40 lira. Müşteri 40 lira verdiği tabak 50 lira olunca çok sarsılmadığı için tepki de göstermiyor. Fiyatlarını yüzde 10-15 oranında artıranlar ise etten kısıyor" dedi.
Günaydın et ve döner restoranlarının sahibi Cüneyt Asan ise, fiyatlara yüzde 15 oranında zam yaptıklarını ancak bunun müşteri ziyaretlerine olumsuz yansımadığını söyledi. Özellikle İstanbul gibi büyükşehirlerin bu tip fiyat artışlarını tolere edebildiklerini kaydeden Asan, "Üstünde fiyat artışları olursa da mönüye yansıtmadan sineye çekmeye çalışıyoruz" dedi.