Konut Haberleri
07 Ara 2012 14:58 Son Güncelleme: 10 Oca 2019 00:13

En çok bankalardan şikayet etmişiz!

Bu yılın ilk sekiz ayında hakem heyetlerine yapılan başvuruların yarıdan fazlasını bankalara yapılan şikâyetler oluşturdu.

En çok bankalardan şikayet etmişiz!

Bu yılın ilk sekiz ayında hakem heyetlerine yapılan başvuruların yarıdan fazlasını bankalara yapılan şikâyetler oluşturdu.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’nın verdiği bilgiye göre, hakem heyetine bu yılın ilk sekiz ayında 224 bin 889 başvuru yapıldı. Bu başvuruların 122 bin 12’si bankacılık sektörüne ait. Başvuruların yarısından fazlası ise krediler ve kredi kartları gibi bankacılık uygulamalarıyla ilgili şikâyetlerden oluştu.

Bakan Yazıcı, geçen yıl hakem heyetlerine yapılan 165 bin 218 başvurunun 54 bin 996’sı yani yüzde 33,2’sinin bankacılık sektörüne ait olduğunu belirtti. Bu yılın ilk sekiz ayında yapılan 224 bin 889 başvurunun ise, 122 bin 12’si yani yüzde 54.2’sinin bankacılık sektörüne ait olduğunu dile getiren Yazıcı, yapılan şikâyetlerin yarısından fazlasının krediler ve kredi kartları gibi bankacılık uygulamalarıyla ilgili olduğunu belirtti. Bakanlığa bu konuyla ilgili yapılan tüketici şikâyetlerinin değerlendirilmesi sonucunda tüketicinin yeterince bilgilendirilmediği, bilgisi ve onayı dışında bir çok işlemin tesis edildiğinin görüldüğüne değinen Gümrük Bakanı Hayati Yazıcı, şunları kaydetti:

“Bunlara örnek olarak, ödeme kabiliyeti veya gelir düzeyi yetersiz olan kişilere kredi kartı verilmesi, kredi kartlarına gelirleriyle orantılı olmayan limitlerin tanınması, tüketicinin talebi olmadan hesabına avans kredi hesabı açılması, konut kredilerinde gerçek olmayan gelir kalemleri dikkate alınarak kredi verilmesi, tüketicinin, kredi kartı üyelik ücretini istemesi durumunda, bankanın, tüketiciye tüm borçlarını ödeterek tüketicinin hesabını kapatması, konut kredilerinde kredi faiz oranı, vade süresi, komisyon ve masraflar göz önünde bulundurulmadan işlem tesisi olarak göze çarpıyor.

Eksik bilgilendirme yapılıyor

Ayrıca yine şikâyetlerde, tüketici kredilerine ilişkin yapılan reklâm ve ilanlarda ödenecek komisyon ve masrafları içeren yıllık maliyet oranları yerine sadece faiz oranlarına yer verilmek suretiyle eksik bilgilendirmenin yapılması, bankaların kredi kullanımında zorunlu olmayan hayat sigortası gibi kalemleri zorunluymuş gibi göstermeleri, tüketici kredilerinin kullandırılması sırasında tüketiciye bilgisi dışında işsizlik sigortası yapılması, hatta işsizlere, emeklilere ve kamu çalışanlarına da bu sigortanın yaptırılması, bankaların tüketici kredisini erken kapatan ve/veya bireysel kredi ödemesinde ara ödeme yaparak bir veya birden fazla kredi taksitini erken ödeyen tüketiciler için gerekli faiz indirimlerinin yapılmaması veya eksik yapılması, borcunu erken kapatan tüketiciden sonraki yılların sigorta bedelinin iade edilmemesi, mevduat hesabını işleten tüketiciden ‘hesap işletim ücreti’, belli bir süre hesabı hareket görmeyen tüketiciden ayrıca ‘hesap işletimsizlik ücreti’ alınması gibi örnekler sayılabilir.”


11 bankaya ceza

Bankaların kullandırdığı tüketici kredilerine uygulanacak faiz oranlarına ilişkin yayımlanacak yazılı ve görsel ilan ve reklâmlarda da tüketiciyi doğru bilgilendirmenin esas olduğunu işaret eden Yazıcı, “Bankaların, tüketici açısından karşılaştırma yapmaya imkân verecek, ‘örnek vade ve kredi tutarı için yıllık toplam faiz maliyetini’ belirtme yükümlülükleri bulunmaktadır. Ancak, bankalar aykırı davranışlar sergiliyor” dedi. Yazıcı, Reklâm Kurulu tarafından bu tür reklâmları yapan 21 bankayla ilgili olarak tüketiciyi doğru bilgilendirmeyerek, yanılttıkları gerekçesiyle 2011 yılında 1 milyon 545 bin lira idari para cezası ve durdurma cezası verildiğini dile getirerek, bu yıl ise şu ana kadar 11 firmaya 636 bin 944 lira idari para cezası ve durdurma cezası verildiğini anımsattı.

Hayati Yazıcı ayrıca, 31 kalemin tamamen kalkacağı yönünde bir beklenti, algı oluştuğuna dikkat çekerek, “Bu yanlış. Biz burada kriterlerimizi ortaya koyuyoruz. Hiç kimseye bedelsiz bir hizmet sunumu beklentisi içerisinde olamayız. Aksi takdirde angarya olur, angarya yasak. Ama aldığı ücret hakka, kurallara uygun olması, müşterinin bilmesi lazım, Müşterinin anlamayacağı bir lisanla gizlenmiş bir tarzla müşterinin önüne ilerde fatura edilecek ücret ve ödeme yaklaşımlarının doğru olmadığını düşünüyoruz. Düzenlemeleri de bu çerçevede yapıyoruz” dedi.