Ekonomi
09 Mayıs 2018 14:28 Son Güncelleme: 10 Oca 2019 05:48

Başbakan Yardımcısı Şimşek: Aslında bardağın yarısından fazlası dolu

Başbakan Yardımcısı Şimşek, "Piyasanın bardağın yarısının boş olduğuna dair bir yaklaşımı var. Aslında bardağın yarısından fazlası dolu." dedi.

Başbakan Yardımcısı Şimşek: Aslında bardağın yarısından fazlası dolu
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye Katılım Bankaları Birliği'nin 17. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, piyasalardaki endişeleri anladıklarını ve küresel arka planı iyi okuduklarını ifade ederek, enflasyonla mücadelenin sadece bir makro sorun olmadığını, enflasyonla mücadelenin en temel önceliklerden biri olmaya devam edeceğini söyledi.

Sabit gelirli vatandaşların aleyhine bir trend olduğuna işaret eden Şimşek, "Yakın dönem enflasyon dinamiklerine baktığımız zaman kur eksenli bir baskı söz konusu. Önemli ölçüde reel ekonomiden kopuk bir döviz piyasası söz konusu. Bu endişelerin hem hızlı bir şekilde Merkez Bankası'nın atacağı adımlar hem de özellikle seçim sonrası bütün bu zor dönemin geride kalacağı yeni bir reform hamlesiyle bu dönemin kapanacağını ümit ediyorum. Bundan dolayı da aslında reel ekonomik faaliyet düzeyinden kopuk döviz piyasasındaki gelişmeler son bulacak." ifadelerini kullandı.

Gelecek dönemde tekrar büyük bir çabayla ve bütüncül bir yaklaşımla enflasyonun tekrar tek haneye indirilmesinin mümkün olduğunu vurgulayan Şimşek, Türkiye'de deneyimli bir hükümet bulunduğunu, geçmişte de döviz piyasalarında benzer dalgalanmaların olduğunu, nihayetinde bunun doğru bir şekilde yönetildiğini, şimdi geriye doğru bakıldığında o dönemlerin pek hatırlanmadığını söyledi.

Şimşek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Piyasalardaki dalgalanmaların, endişelerin bir tanesi enflasyonsa, diğeri son dönemde maliye politikasına ilişkin atılan adımlardan kaynaklandığını görüyoruz. Şunu net olarak ifade edelim; Türkiye şu ana kadar çok sayıda seçim yaşadı. Neredeyse ortalama her yıl sıklıkla yaşanan seçimlere rağmen hükümetimiz bütçe açıklarını milli gelire oranla yüzde 10,5'ten neredeyse sıfıra kadar indirdi. FETÖ'nün hain darbe girişimi sonrasında bir resesyon yaşanmasın diye geçen yıl güçlü bir şekilde maliye politikaları devreye sokuldu. Ondan dolayı açık yüzde 1,9. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde açık yüzde 4,4. Endişeler, 'Acaba Türkiye, uzun bir süredir ekonomi açısından önemli bir çıpa görevini gören maliye politikasında kalıcı bir trend değişikliği mi oluyor?' kaygısı var. Bu kaygı yersiz."

"Enflasyonist baskıların azalacağı bir döneme giriyoruz"

Başbakan Yardımcısı Şimşek, cari açığa ilişkin, "Altın bir tasarruf aracı ya da tekrar ihracata konu olacak bir ham madde. Türkiye'nin deneyimi bu... Net altın ithalatını bir kenara bıraktığınızda cari açıkta ciddi bir bozulma yok. Petrolün etkisi var. Petrol fiyatları 40 dolarlardan 75 dolara çıktı. Bu dahil olacağımız değil, yönetmemiz gereken bir konu. Aşırı ısınma endişeleri geride kaldı. Türkiye'nin bütün göstergelerine göre, cari açığın daha makul düzeylere düşeceği, enflasyonist baskıların azalacağı bir döneme giriyoruz. Kredi hacmindeki, PMI'daki gelişmeler, tüm göstergeler buna işaret ediyor." ifadelerini kullandı.

Şimşek, kamu maliyesinde kalıcı bir bozulmaya asla izin vermeyeceklerine dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin son 15 yıldaki kazanımlarının özünde mali disiplin var. Kazanımların özünde; tek haneli enflasyon, fiyat istikrarı, güven, siyasi istikrar, reformlar var. Dolayısıyla 25 Haziran sabahında inşallah çok güçlü bir reform ivmesiyle biz ülkemizin iç ve dış şoklara karşı bünyesini de güçlendireceğiz. Eğer Türkiye'nin bünyesini, ekonomisini bu kadar sağlamlaştırmasaydık, reformlarla şoklara karşı dayanıklılığı artırmasaydık bu kadar şokun ardından bu ülke kalkamazdı."

"TCMB'nin eli kolu bağlı değildir"

Mehmet Şimşek, seçim döneminde olunması nedeniyle tedbir alınmayacağının yanlış bir varsayım olduğunu belirterek, "Hiçbir kurumumuzun, özellikle Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) eli kolu bağlı değildir. Gerekenleri yapmıştır, yapmaya devam edecektir. Reel ekonomi çok daha farklı dengelere işaret ediyor, dengesizlikler önemli ölçüde önümüzdeki dönemde iyileşmeye devam edecek." diye konuştu.

Petrol fiyatlarının artışının doğrudan etkisinin olumsuz ama dolaylı etkisinin olumlu olduğuna işaret eden Şimşek, Türk firmalarının petrol ihraç eden ülkelerde çok daha yüksek gelir elde edeceklerini söyledi.

Şimşek, hem seçimlere kadar hem de seçimlerden sonra hükümetin gerekeni yapmaya devam edeceğini aktararak, "Piyasanın bardağın yarısının boş olduğuna dair bir yaklaşımı var. Aslında bardağın yarısından fazlası dolu. Onun için Türkiye'nin makroekonomik temellerine bakıldığında, önümüzdeki dönem vizyon ve kararlılığımıza baktığımızda piyasalardaki dalgalanmaların hepsi geçici oldu. Türkiye, çok güçlü bir şekilde yoluna devam etti." şeklinde konuştu.