Konut Haberleri
11 Eyl 2012 16:31 Son Güncelleme: 09 Oca 2019 23:56

3. havalimanına Danıştay uyarısı

ACTECON Rekabet ve Regülasyon Danışmanlık firması Ortağı Ali Ilıcak, 3'üncü havalimanının işletilmesinin kime verileceğine bağlı olarak çok büyük bir hukuki açmazın içine girilmesi riskinin bulunduğunu belirterek, ''Özelleştirme süreci kurumun çıkardığı tebliğlere göre yürütülmezse Danıştay tarafınd

3. havalimanına Danıştay uyarısı

Ilıcak, yaptığı yazılı açıklamada, Rekabet Kanunu'nun birleşme ve devralmalara ilişkin düzenlemeleri uyarınca şehirdeki birden fazla havalimanının tek bir işletme tarafından işletilmesinin yasaklanabileceğini kaydetti.

3'üncü havalimanının işletilmesinin kime verileceğine bağlı olarak çok büyük bir hukuki açmazın içine girilmesi riski bulunduğunu dile getirerek, ''Rekabet Kurulu bu tip özelleştirmelerde pazarın rekabetçi bir şekilde yapılandırılmasına yönelik öngörüş bildirir. Her ne kadar bu görüşün bağlayıcı olmadığı söylense de özelleştirme süreci kurumun çıkardığı tebliğlere göre yürütülmezse Danıştay tarafından iptal edilme tehlikesi bulunuyor. Bu nedenle sürecin rekabet hukukuna uygun yönetilmesi çok önemli'' dedi.

Bakanlığın 3'üncü havalimanını 3'üncü köprü ile paralel şekilde şehrin kuzeyinde konumlandıracağını belirten Ilıcak, ''Bir taraftan iç pazarın organizasyonu diğer taraftan ise uluslar arası havacılık sistemine entegre yapının sağlanması ile birlikte 3'üncü havalimanının ne şekilde işletileceği sorunu gündeme gelecek. Londra ve New York örneklerine baktığımızda, bu tip çok havalimanlı şehirlerde sistem özellikle arz yapısı yönlendirilerek dizayn ediliyor. Kent merkezine yakın havalimanları tarifeli havayollarına ayrılırken, merkeze uzak olanlar ise daha ucuz havayolları tarafından terci ediliyor'' ifadelerini kullandı.

Ilıcak, 3'üncü havalimanı fikrinin sadece, mevcut havalimanlarının yetersizliğinden dolayı ortaya atılmadığını belirterek, hükümetin ulaştırma politikasının başka bir bileşeninin de İstanbul'un bölgenin merkezi olmasına paralel olarak gerekli önlemleri almak olduğunu dile getirdi.

Yeni liman ile birlikte uluslar arası havayollarının Dubai yerine İstanbul'dan aktarma yapmasına imkan sağlayacak bir kapasitenin ortaya çıkacağını belirten Ilıcak, şunları kaydetti:

''Atatürk Havalimanı'nın butik bir havalimanına dönüştürülmesi söz konusu. Ancak buradaki kırılgan nokta, TAV'ın 2021 yılına kadar Atatürk Havalimanı(nı işletme hakkının bulunması. Bu durum TAV;ın Atatürk Havalimanı işletmesindeki gelir projeksiyonlarını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu nedenle de Bakanlık gerek Atatürk Havalimanı'na yeni bir yapı kazandırma sürecinde gerekse de 3;üncü havalimanı sürecinde hak ve yükümlülükleri de düzgün analiz etmek durumunda.

THY'nin ne yönde bir tercih yapacağı, sürecin nalsı şekilleneceğine ışık tutacak. THY güçlü kapasitesi olmasına rağmen özellikle Atatürk Havalimanı'ndaki fiziki engeller nedeni ile sınırlı kapasitesi ile çalışmaya devam ediyor. Eğer THY uçuşlarını tamamen yeni havalimanına taşır ve uluslararası aktarmalarını oradan yapar ve Atatürk Havalimanı da THY dışındaki havayolu şirketlerinin kullanımına bırakılırsa, bütün bu uygulamalar TAV;ın 2021 yılı gelir projeksiyonlarında sorun yaşamasına neden olacaktır.''

3'üncü havalimanı projesinde dikkate alınması gereken konunun, havalimanını kimin işleteceği olduğuna vurgu yapan Ilıcak, Rekabet Kanunu'nun 7. Maddesi yakın lokasyonlardaki havalimanlarının tek bir şirkete verilmesini, rekabete aykırı olması münasebetiyle, yasakladığını hatırlattı.

Rekabet Kurulu'nun öngörüşü çok önemli

Ilıcak, Rekabet Kurulu'nun bu tip özelleştirmelerde pazarın rekabetçi bir şekilde yapılandırılmasına yönelik öngörüş bildirdiğini bildirerek, ''Bu görüş bağlayıcı olmayabilir, ancak özelleştirme sonuçlandıktan sonra gerek rakip şirketlerin gerekse de sivil toplum kuruluşlarının dava açması sonucunda, Danıştay'ın Çeşme Limanı özelleştirmesi örneğinde olduğu gibi, Rekabet Kurumu;nda görüş alınmamış olması nedeniyle ihaleyi iptal etmesi mümkün. Rekabet Kurumu'nun vereceği görüş ve özelleştirme sonunda alacağı kararda ise aynı işletmeci şirketin her iki havalimanına birden sahip olmasını engelleyecek hükümler bulunabilir'' değerlendirmesinde bulundu.

Sabah