Ulaşım
24 Mar 2018 11:20 Son Güncelleme: 10 Oca 2019 05:43

Ulaştırma Bakanı: Köprü ve tünelleri 25 yıl daha beklese miydik?

Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan, köprü ve tünellerden taahhüt edilen sayıda araç geçmediği için bu eserlerin zarar ettiğine dair eleştirilere cevap verdi: Ya milletimiz 25 sene bu projelerin kaynağını bulmamız için bekleyecekti, ya da Yap-İşlet-Devret (YİD) sistemiyle olacaktı.

Ulaştırma Bakanı: Köprü ve tünelleri 25 yıl daha beklese miydik?
Ulaştırma, Denizlik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, köprü ve tünellerden taahhüt edilen sayıda araç geçmediği için bu eserlerin zarar ettiğine dair eleştirilere “Ya milletimiz 25 sene bu projelerin kaynağını bulmamız için bekleyecekti, ya kredi alacaktık, ya da Yap-İşlet-Devret (YİD) sistemiyle bu eserler yapılacaktı. Biz bunu seçtik. Dünyanın örnek aldığı bir sistem. Devletin kasasından bir kuruş çıkmadan, milletimizi 25 yıl bekletmeden yaptığımız bir sistem” diye cevap verdi. Gazetemizin yazı işleri toplantısına katılan Bakan Arslan, Türkiye’nin mega projelerde geldiğini son noktayı değerlendirdi, gündeme ilişkin önemli konulara açıklık getirdi.

KOŞMAK ZORUNDAYIZ 

Türkiye’nin ticaretten turizme, ülke refahından ihracatın artırılmasına kadar birçok alanda hızlı büyümesi için 2023 hedeflerinin konulduğunun altını çizen Arslan, bu çalışmalar belirlenirken demir yolları, kara yolları, limanlar, tüneller, hava ulaşımı, teknoloji altyapısı gibi tüm alanlarda paydaşların ortak fayda için hareket ettiğini vurguladı. Bakan Arslan, şunları kaydetti: Zarar ettiği söylenen o köprü ve tüneller... Dediğim gibi bunlara kaynak sağlamak için 25 yıl bekleyemezdik. Zaman, para demek. Koşmak zorundayız. Uluslararası kuruluşlardan para alamazdık. Birkaç milyon dolar için uluslararası kuruluşların her dediğini yaptığımız, karşılarında el pençe divan durduğumuz yılları hatırlayın. Belki de kredi alamazdık. Biz ne yaptık? Yap-İşlet-Devret denilen ve dünyanın gıpta ettiği sistemle, devlet kasasından o an için para harcamayarak dev eserler inşa ettik. O eserleri yapan müteahhitlerimiz dünyanın dört bir yanında ihaleler alıyor aynı yöntemle.

YİD MODELİ İLE 10 KATI GELİR 

Her 100 kilometrede bir havalimanı hedefiyle çalıştıklarının altını çizen Bakan Arslan, birçoğunun yine YİD modeliyle yapıldığını hatırlattı. Bu havalimanlarını yapan şirketlere garanti bedeli olarak toplamda 40 milyon dolar ödediklerini paylaşan Arslan, garanti süreleri bittiğinde devletin aynı havaalanlarından elde ettiği gelirin ise 400 milyon dolar olduğu bilgisini verdi. Şimdi havalimanlarının YİD sonrası işletme ihalelerine çıktıklarını anlatan Arslan “Her biri en az 3 milyar doların üzerinde bedellere ihale ediliyor. Aynı şekilde Yavuz Sultan Selim’in 5-6 yıl sene sonra işletme hakkı için milyarlarca dolar verecek birçok şirket olacak. Osmangazi’yi 25 sene sonra mı yapsaydık? Elbette hayır. Milletimizin hak ettiği refahı 25 sene önceye çekme kararımızı uyguladık. Böylece enerjisini ithal eden bir ülke olarak petrolden tasarruf ettik. Çevreye büyük katkı sağladık. Çok ciddi karbondioksit salınımının önüne geçtik. Ticaretin, ihracatın hızlanmasını sağladık. Cumhurbaşkanımızın dediği gibi, en pahalı yatırım, yapılmayan yatırımdır” diye konuştu.

TÜM GİŞELER KADEMELİ ŞEKİLDE SERBEST OLACAK
İ
stanbul trafiğini ağır vasıta yükünden kurtardıklarını ifade eden Arslan, özellikle Kurtköy’de yürütülen çalışmaların büyük ölçüde tamamlanmış durumda olduğuna dikkati çekti. Akyazı’dan Kınalı’ya kadar kesintisiz bir ulaşım ağının hayata geçirileceğini dile getiren Arslan, “3. Köprü ve Yavuz Sultan Selim’den gelen araç yoğunluğu sebebiyle Mahmutbey’de ciddi bir yığılma oluyordu. D20 otoyolunun 14 kilometresini 3 şerit gidiş, 3 şerit geliş olacak şekilde bitirdik. Tabii, İstanbullular söylediler, ‘Mahmutbey nasıl bu kadar kısa sürede rahatladı’ diye” ifadelerini kullandı. Bakan Arslan, araçların serbest geçiş anlamında kesintisiz ulaşım sağlaması için yaptıkları çalışmalara ilişkin de bilgi verdi. Daha önce Çeşme otoyolu, ardından Fatih Sultan Mehmet, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Mahmutbey’de serbest geçiş için gişeleri kaldırdıklarını hatırlatan Ahmet Arslan, kademeli olarak bütün gişeleri serbest hâle getireceklerini kaydetti.

TÜRKİYE’NİN STRATEJİK KONUMU GÜÇLENİYOR 

Ulaşım altyapısında mega projelerle atılan dev adımların Türkiye’yi uluslararası koridorların dışında bir orta hat oluşturma hedefine doğru hızla yaklaştırdığına vurgu yapan Ahmet Arslan “Bütün bu yatırımlar, sadece ülkemizdeki ulaşım ağını güçlendirmiyor, sahip olduğumuz konumumuzu değerlendirmemizi sağlayarak küresel ölçekteki değerimizi artırıyor” dedi.

OVİT’TE 2. TÜP 2 AYA HİZMETE GİRİYOR

Türkiye’nin kritik bölgelerine kesintisiz ulaşım için inşa ettikleri tünel projelerinden de bahseden Arslan, Zigana’nın 2 yıl içerisinde biteceğini ifade etti. Ovit Tüneli’nin bir tüpünü bitirdiklerini açıklayan Ahmet Arslan “1 gidiş, 1 geliş olacak şekilde Türkiye’nin en uzun tünelini 2 ay içerisinde hizmete açmış olacağız. Zigana Tüneli daha büyük ama Ovit, biten en büyük tünel olacak. Bu ayın başında 5 bin 200 metre uzunluğundaki Cankurtaran Tüneli’ni devreye aldık. 1 milyar liranın üzerinde bir yatırımla başlamıştık o projeye de. Bunlar ring oluşturmak anlamına geliyor” şeklinde konuştu.

ÇANAKKALE FİNANSMANINA 1, KAT FAZLA TEKLİF GELDİ

Geçen sene 18 Mart tarihinde 1915 Çanakkale Köprüsü’nün temelini attıklarında birtakım çevrelerin ‘henüz birşey yok ortada, bunlar temel attılar ama devam etmeyecekler’ şeklinde tevziratlar ürettiğine değinen Bakan Arslan “Geçmişte de bu projelerle ilgili ‘yaptım, yapıyorum’ deyip, temeller atılıyordu ama daha sonra unutuluyordu. Ancak artık 15 yıldır AK Parti, yapamayacağı hiçbir sözü vermeyen, verdiği her sözü yerine getiren bir iktidar anlayılışla hizmet ediyor” dedi.  Türkiye’nin bir taraftan sınır ötesi harekât yaparken diğer taraftan da 1915 Çanakkale Köprüsü’ne 2,3 milyar avroluk kaynak sağladığına dikkati çeken Arslan, hatta uluslararası bankaların teklif ettiği kredi miktarının, bunun 1,5 katı fazlası olduğunu vurguladı. Arslan, tamamlandığında “dünyanın en büyük orta açıklıklı asma köprüsü” unvanına sahip olacak 1915 Çanakkale Köprüsü’nün Japonya’daki Akashi Köprüsü’nü tahtından edeceğini dile getirdi.

HAYDARPAŞA GARI YIL SONUNA HAZIR

Arslan, ‘gurur projemiz’ diye tanımladığı Marmaray’ın Halkalı ve Gebze’ye kadar uzatılması çalışmalarının bu sene içerisinde biteceğini ve kesintisiz ulaşımın sağlanacağını aktardı. Ankara’dan kalkan yüksek hızlı trenin Pendik’e kadar hizmet verdiğine değinen Bakan Ahmet Arslan, yıl sonu itibarıyla bu hatta Haydarpaşa Garı’nın da ekleneceğini söyledi. Arslan, Haydarpaşa’dan yapılacak ulaşımın Karaman’a kadar uzatılacağını müjdeledi. Arslan, “3 katlı İstanbul tüneli de bu ikisinin adeta birleşimi gibi. İncirli’den başlayacak olan raylı sistem Söğütlüçeşme’de birleşecek. Orta koridorun kara yolu anlamında önemli bir tamamlayıcısı olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü raylı sisteme entegre edilecek” açıklamasında bulundu.

KANAL'DAN FATİH İLÇESİ KADAR YARIMADA

Bakan Arslan, Kanal İstanbul çalışmalarına da değindi. Kanal için yaklaşık 45 kilometrelik Küçükçekmece, Sazlıdere ve Durusu güzergâhının belirlendiğini aktaran Arslan, buradan yaklaşık 1,5 milyar küp malzeme çıkarılacağını ifade etti. Arslan, bu malzemelerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da çok istediği 3. Havalimanı’nın yanındaki arazinin yeşillendirilmesi çalışmalarında kullanılacağını dile getirdi. Arslan, “Bu çıkan malzemenin bir kısmını 3’üncü Havalimanı’nın yan tarafında bulunan kömür ocaklarından kaynaklı çukur ve bataklıklar var, oralara doldurarak ve yeşillendirerek değerlendirmeyi hedefliyoruz. Üst tabakada yine tarıma elverişli bir toprak çıkacaktır, o toprağı da tarım arazilerinde kullanmak üzere sevk edeceğiz” şeklinde konuştu. Marmara Denizi yani Küçükçekmece tarafında adalar oluşturacaklarını anlatan Bakan Arslan, “O adaların kendisi de bir cazibe merkezi haline gelecek. Yani Fatih’i düşünürseniz, tarihî yarımadanın büyüklüğüne denk gelecek bir alandan bahsediyoruz. Yine ilk etapta en az iki ada olmasını öngörüyoruz. Bunun dışında da Karadeniz tarafında serbest bölge, lojistik merkezi yapmayı hedefliyoruz. Hem Kanal İstanbul’a Karadeniz’den gelen gemilerin yüklerinin elleçlenmesi, hem de yine o bölgedeki havalimanının avantajını da kullanarak, bir lojistik alanı oluşturabiliriz” dedi.