Konut Haberleri
08 Eki 2015 07:39
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 03:32
İşte Gürgen Öz'ün Nişantaşı'ndaki evi!
Gürgen Öz, Nişantaşı’nda bulunan ve ikinci dereceden tarihi eser olan apartmandaki dairesine sekiz yıl önce taşınmış.
Karşısına 1930’larda inşa edilmiş, dışardan görüp mimari
detaylarına hayran kaldığı bu bina çıkınca tereddüt etmeden hemen
en üstteki satılık daireyi gezmek istediğini söylemiş. Çatı katının
Çamlıca’dan Levent İş Kuleleri’ne kadar uzanan panoramik
görüntüsünden çok etkilenmiş.
Sohbet sırasında yakında yeni bir romantik komedi filmine
başlayacağının, “Karanlık Köy” adlı psikolojik gerilim türünde bir
de roman yazdığını söylüyor ünlü oyuncu: “Nevrotik’ten sonraki
ikinci kitabım. Bu kitap, çok sevdiğim iki şehir arasında
yazılıyor. Bazen Berlin’de kiraladığım evde, bazen burada...”
Sabahları erkenci olmayı hiç başaramadığını anlatan Öz, üç bardak
filtre kahve içmeden güne başlayamıyormuş.
EŞYALARIN BİR KISMI BERLİN BİT
PAZARINDAN
100 m2’lik daire, salon ve iki odayı birbirine bağlayan uzun
bir koridor, küçük bir mutfak ve bir banyodan oluşuyor. 2.80
metrelik tavanları ile dikkat çeken mekan, geneline hakim kırık
beyaz renk sayesinde ferah bir görüntüye sahip. “Evde tadilat
işleri olmadı. Sadece badana yapıldı ve birkaç dolap eklendi.
Burada gördüğünüz çoğu retro mobilya ve renkli aksesuvar Çukurcuma,
Fifiletters Design ve yurtdışındaki seyahatlerimden, özellikle de
Berlin’de çok sevdiğim bit pazarlarından alındı” diye
anlatıyor.
ÇİÇEKLERİ HAYATA DÖNDÜRMEK EMILY’NİN
İŞİ
Yalnız oturma grubu, sehpa, yemek masası ve kitaplığı Ahmet
Kaleli’den almış. Kitaplığın bulunduğu bölümün duvarında, kız
kardeşi Yaprak Öz’ün tablolarına Ayça Ersoy’un tablosu eşlik etmiş.
Salonda duran çok sevdiği lake çalışma masasını ise daha önceki
evinde kiracısı olduğu tiyatro sanatçısı Suna Keskin’den satın
almış. “Tasarım olarak beğenmiş, taşınırken de satın almak
istediğimi söylemiştim Suna ablaya” diyor Öz.
Evde tütsü ve mumlar önemli onun için. “Çok sevmeme rağmen
bitki yetiştirme konusunda beceriksizim. Eksik olmasın bu konuda
Emily yardımıma koşuyor. O evdeki tüm bitkileri yeniden diriltmeyi
başardı” diyor neşeyle. Üç yıldır birlikte yaşadığı kız arkadaşı
Emily, Almanca öğretmenliği yapıyor. Aynı zamanda fotoğraf çekmeyi
de çok seviyormuş. Yemek masasının arka duvarındaki Tünel fotoğrafı
onun objektifinden.
EN ÇOK THAI YEMEKLERİ PİŞİYOR BU EVDE
Evde yemek yapmayı sevdiklerini söylüyorlar çift olarak.
“Emily, lazanya konusunda çok başarılıdır. Tayland mutfağına
meraklı olduğumuz için en çok Thai yemekleri pişer bizde”
diyor.
Peki Nişantaşı’nda sevdikleri adresler nereler diye soruyoruz.
Hemen sıralıyor: “Kantin’in yemekleri harikadır. Backhaus pastane
alışverişi için ideal. Doğaya Dönüş, Plus Kitchen ve Mahalle de
civardaki uğrak yerlerimizden.” Sinema içinse City’s’in yolunu
tutuyorlarmış. “Evde de çok film izleriz. Dizi ise neredeyse hiç”
diye de ekliyor bu arada...
AHŞAP ZEMİN BANA HUZUR VERİYOR
Gürgen Öz, evini kendisiyle baş başa kalabildiği, iç dünyasını
yansıttığı için hayatının sahnesi olarak gördüğünü söylüyor. Çam
zemini ise kendisine okul yıllarını hatırlattığı için çok sevdiğini
belirtiyor: “Bastığınızda ahşaptan çıkan o çıtırtı mesela... Mimar
Sinan’da hep böyle ahşap zeminli sahnelerde çıplak ayakla provalar
yapardık. Ahşap zemin bana sıcaklık, huzur, konfor verir ve her
dekorasyon tarzıyla da uyumlu olduğunu düşünürüm.”